Skip to main content
Genel

SEÇİCİ KONUŞMAZLIK (MUTİZM)

Seçici konuşmazlık, bireyde konuşma yeteneği bulunmasına rağmen konuşmama / konuşmayı tercih etmeme olarak tanımlanabilir. Çocuk, kiminle konuşacağına dair bir seçim yapar ve genellikle o kişi dışında kimseyle sözel olarak iletişime geçmez. Kendisini daha güvende hissettiği aile, ev ortamında konuşabiliyorken, konuşmasının beklendiği diğer sosyal ortamlarda (okul, arkadaş çevresi gibi) sözel olmayan iletişim yöntemleriyle (kafa sallama, eli ile işaret etme gibi) iletişimi sürdürmektedir.

Selektif mutizmli çocuklarda çoğunlukla utangaçlık, içe kapanıklık, ebeveyne karşı aşırı bağlılık (genellikle tek bir ebeveynde toplanır ilgisi) ve yoğun ayrılık kaygısı gözlemlenmektedir. Ebeveyni kendisini kısa süreliğine de olsa bıraksa yoğun bir ağlama nöbeti ya da bulunduğu ortamdaki kişiye karşı her anlamda (sözel/ sözel olmayan iletişim yöntemleri) kendisini iletişime kapatma görülebilmektedir.

Selektif mutizmli çocukların bu anlamda konuştukları kişi sayısı da azdır. Konuştukları kişiler genellikle aile bireylerinden birileri olabildiği gibi, bazen bağ kurabildiği bir arkadaş ya da sınıf öğretmeni de olabilmektedir.

Seçici konuşmazlığın çocuklarda kendilerini daha kaygılı hissettikleri ortam veya durumlarda ortaya çıktığı söylenebilmektedir. Bu bağlamda çocuktaki kaygı düzeyini azaltmak, kaygısına dair çeşitli baş etme yöntemlerinin geliştirilmesi temel amaç olarak belirtilebilir.

Bu sendromda semptomlar genellikle 4-9 yaş aralığında kendisini gösterir. Bu yaş aralığından anlaşılabileceği üzere genellikle okula başlangıç sürecinde belirgin olarak kendisini gösterebilmektedir. Seçici konuşmazlığa akademik başarısızlık da çoğunlukla eşlik ettiğinden artarak devam edecek olan özgüven eksikliğinden bahsetmek mümkündür.

Seçici konuşmazlık tedavisinde erken müdahale, tanı ve planlanacak terapi yöntemi çok büyük bir önemdedir. Çünkü problem devam ettikçe çocuğun konuşması daha da güçleşecektir. Okul gibi içerisinde bulunmak zorunda olduğu sosyal ortamlarda çeşitli etiketlere maruz kalabilecek, yaşadığı problemi içselleştirip bu şekilde devam etmeyi isteyecektir. Bu durumlar tedavinin zorlaşması sonuçlarını doğurmaktadır.

Yukarıda anlatılan belirtiler bir ay geçmesine rağmen bir azalma olmaksızın devam ediyorsa mutlaka bir uzmana başvurmak gerekmektedir.

Leave a Reply

Open chat
1
Merhaba, nasıl yardımcı olabiliriz?